Antalya’nın Demre ilçesine bağlı Kapaklı Mahallesi’nin içlerinde, Hoyran adında küçük bir mevki vardır. Sessiz, sade ve vakur. Orada zaman, başka türlü akar; taş evler ve gölgelik avlular, geçmişin izlerini bugüne taşır.

Bu menü de oradan çıktı. Ama sadece Hoyran’dan değil; Anadolu’nun dört bir yanından geleneksel tarifleri biriktirmiş bir belleğin içinden. Konaklama işletmecisi Canan HacıMusaoğlu, yıllar boyunca Hoyran’da konuk ettiği insanların anlattığı yemekleri, pişirme alışkanlıklarını ve mutfak hikâyelerini bir araya getirmiş. Bir zaman sonra ortaya çıkan bu kıymetli hazineyi, biz de tariflendirerek yaşatmak ve paylaşmak istedik.

Böylece oluşan menü, sadece lezzet değil; bir kültürün, bir yavaşlığın, bir saygının ifadesi oldu. Ve bu çalışmada biz, sürdürülebilir Anadolu mutfağı yaklaşımını temel aldık. Mevsimsel ürünleri önceliklendirdik, karbon ayak izini hesapladık, besin değerlerini ekledik ve her tarife sürdürülebilirlik notları iliştirdik.

Menüde ne var?
El açması börekler, tandır usulü et yemekleri, taze otlarla yapılan mezeler, yazdan kalma reçeller, taş fırında pişmiş ekmekler ve yıllardır aynı ölçüyle tutturulan tatlılar… Her biri geçmişten bugüne uzanan bir köprü. Sürdürülebilir Anadolu mutfağı bu köprünün iskeletidir; hem toprağa hem geleceğe bağlı.

Bu menüde sadece yemek yok; doğaya saygı var, bilgi var, özen var.
Canan HacıMusaoğlu’nun yıllar içinde topladığı hikâyelerle başlayan bu yolculuğa tarifleri ekledik, sürdürülebilirlik ilkeleriyle biçim verdik.
Ve şimdi bu menüyü, sizinle paylaşmaktan onur duyuyoruz.

Sürdürülebilir Anadolu mutfağı ile tanışmak için:
[Menüyü Keşfedin]