Konaklama sektörünün biyoçeşitliliği hem olumlu hem de olumsuz yönde etkileyebileceği birçok yol olmasına rağmen Sürdürülebilir Turizm, otellerin en fazla gelişme fırsatına sahip olduğu aşağıdaki alanlara odaklanmaktadır.

• Su temini ve tüketimi.
• Atık yönetimi.
• Çevreye zararlı maddelerin kullanımı ve yönetimi.
• İşletmenizdeki kişilerin (örneğin; personel, misafirler, taşeronlar) eylemleri ve faaliyetleri.
• Peyzaj ve bahçe işleri.
• Tedarik ve satın alma (bu, yukarıdaki alanların tümünü içerir).

Biyoçeşitliliğin korunması ve desteklenmesi hakkında:
Devam etmeden önce biyoçeşitliliği korumak ve desteklemekten ne kastettiğimizi anlamak önemli.

‘Biyoçeşitliliği korumak’, operasyonlarınızın ekosistemlere ve yaban hayatına verebileceği zararları en aza indirdiğiniz anlamına gelir.
Örneğin, atıklarınızı kirliliği en aza indirecek şekilde yönetmek ve halihazırda neden olduğunuz zararları düzeltmek için harekete geçmek.

‘Biyoçeşitliliği desteklemek’, ekosistemlerin ve yaban hayatının gelişmesine yardımcı olacak yolları proaktif olarak bulduğunuz anlamına gelir.
Örneğin, yerel bir koruma girişimini desteklemek.

Sürdürülebilir Turizm gerekliliği D3, biyoçeşitliliği koruma ve destekleme konusundaki kararlılığınızı açıklayan yazılı bir beyanınızın olmasını ister. D3 kriteri, biyolojik çeşitliliğin korunması ve desteklenmesi ile ilgili olarak üzerinde çalıştığınız en az bir hedefinizin olmasını ister.

Peki ya şehir otelleri?

Şehirlerde ve diğer büyük kentsel veya banliyö bölgelerde bulunan konaklama yerlerinin biyolojik çeşitliliği koruma ve destekleme konusunda fazla bir şey yapamayacağına dair yaygın bir yanılgı vardır. Bu kesinlikle doğru değil!

Büyük bir uluslararası havaalanının yanında veya işlek bir caddede yer alan bir otel, ışık veya gürültü kirliliği üzerinde çok fazla etkiye sahip olamasa da, katı atık, su, atık su ve çevreye zararlı maddeleri yönetme şekli açısından biyolojik çeşitliliği daha iyi koruyabilir. Bunların hepsi yerleşim alanlarında bile hava, toprak ve su kirliliğine yardımcı olabilecek maddelerdir.

Yerel parkların ve kentsel çorak alanların yenilenmesi veya yeniden yabanileştirilmesi çalışmalarına katılarak biyolojik çeşitliliği daha iyi destekleyebilirler. Ayrıca yerel bitki, arı ve kelebek popülasyonlarını desteklemek için kendi arazileri içerisinde pek çok şey yapabilirler. Ağaç dikme projeleri aynı zamanda yerel hava kalitesini de iyileştirebilir.

Yerel bölgelerinde yapacak çok az şey olsa bile kaynaklarını daha uzaktaki projeleri desteklemek için kullanabilirler. Farklı bir ülkede, tehdit altındaki bir hayvan türünün korunmasına destek olmak gibi, biyoçeşitlilik amacını üstlenen işletme örneklerini de görülmüştür.

Son olarak, tüm işletmeler biyolojik çeşitliliği desteklemek için sürdürülebilir satın alma politikalarını kullanabilir. Örneğin, %100 geri dönüştürülmüş malzemelerden yapılmış kağıt ürünleri satın almak ve Rainforest Alliance Sertifikalı kahve, şeker ve çikolatayı tercih etmek gibi.